BİRLEŞİK Krallık’ın Türkiye Ticaret Temsilcisi Lord John Hutton, “Türkiye’de ulaştırma sektörünün büyüme potansiyeli dikkat çekicidir. Türkiye’nin doğu ile batı arasında bir geçiş merkezi olarak; stratejik konumu, artan nüfusu, limanlar ve havalimanları aracılığıyla uluslararası ticaret yollarına olan güçlü bağlantıları, Türkiye’yi küresel lojistikte kilit bir oyuncu olarak konumlandırıyor” dedi.
Birleşik Krallık Uluslararası Ticaret Departmanı Türkiye Ofisi tarafından geçen yıl ilki gerçekleştirilen ‘Birleşik Krallık-Türkiye Demiryolu Forumu’nun 2’ncisi Ankara’da yapıldı. Etkinliğe; Birleşik Krallık’ın Ankara Büyükelçisi Jill Morris, Birleşik Krallık’ın Türkiye Ticaret Temsilcisi Lord John Hutton, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Aziz Aksu, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisinden Uzman Mehmet Yavuz Güngör, Türkiye Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Hayri Baraçlı ve sektör temsilcileri katıldı.
Birleşik Krallık’ın Ankara Büyükelçisi Morris, Türkiye-Birleşik Krallık ilişkilerine değinerek, “Türkiye, Birleşik Krallık için vazgeçilmez bir ortaktır. Her iki ülkedeki işletmelere daha geniş pazar erişimi sağlayacak, ikili ticari ilişkilerimizi güçlendirecek ve yeni ekonomik hedeflere ulaşmamızı sağlayacak modernleştirilmiş bir ticaret anlaşmasına yönelik müzakerelerin gelecek yıl başlayacağını umuyorum. Ayrıca Türkiye, İngiliz gezginlerin de uğrak noktası haline geldi ve bu yılki ziyaretçi sayısının 4 milyonu aşacağını öngörüyoruz. Bugün demir yolu alanındaki dikkate değer ortaklığımız sürüyor. Ortaklığımızın güçlü temellerini geliştirmeyi ve diplomatik ilişkilerimizi yeni boyutlara taşımayı sabırsızlıkla bekliyorum. Birleşik Krallık ile Türkiye arasındaki bağlar çok yönlü ve kalıcıdır, her iki ülke için de daha parlak bir geleceği şekillendirebileceğimize inanıyorum” dedi.
HUTTON: YATIRIMLARI DESTEKLEME İÇİN BURADAYIZ
Birleşik Krallık’ın Türkiye Ticaret Temsilcisi Hutton da demir yollarının her iki ülke için de öncelikli sektörler olduğuna dikkati çekerek, “Bugün demir yollarının yalnızca ekonomik büyüme açısından değil, aynı zamanda acil bir sorun olan iklim değişikliği sorununun çözümü açısından da öneminin yeniden arttığına tanık oluyoruz. Türkiye’nin elektrikli yüksek hızlı demir yolu hatlarına yaptığı yatırımlar, 2053 net sıfır hedefini yansıtıyor ve Birleşik Krallık’ta da derin yankı uyandırıyor. Bu çabaları Birleşik Krallık’ın gelişmiş üretim uzmanlığı, hizmetleri ve finansmanıyla desteklemek için buradayız. Bu bağlamda, İngiltere ihracat finansmanının Mersin-Gaziantep hızlı tren projesinin inşaatı ve işletmesine verdiği 680 milyon sterlinlik desteği vurgulamaktan mutluluk duyuyorum. Bu 286 kilometrelik proje, sürdürülebilir ulaşımı teşvik etme konusundaki kararlılığımızın bir kanıtıdır. Türkiye’de ulaştırma sektörünün büyüme potansiyeli dikkat çekicidir. Türkiye’nin doğu ile batı arasında bir geçiş merkezi olarak; stratejik konumu, artan nüfusu, limanlar ve havalimanları aracılığıyla uluslararası ticaret yollarına olan güçlü bağlantıları, Türkiye’yi küresel lojistikte kilit bir oyuncu olarak konumlandırıyor. Bu ortaklık, demir yolu endüstrisindeki ilerlemeleri teşvik edecek ve her iki ülke için de güvenlik önlemlerini artıracak kalıcı iş birliğini teşvik etme konusundaki kararlılığımızı yansıtıyor” diye konuştu.
AKSU: 8 BİN 554 KİLOMETRELİK DEMİR YOLU GÜZERGAHI PLANLIYORUZ
Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Aksu ise ekonomik çevreye dayalı, etkin ve verimli ulaştırma altyapısı oluşturmanın daima öncelikleri olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“2053 yılına kadar 6 bin 425 kilometre hızlı tren güzergahı, 1474 kilometre konvansiyonel güzergah, 393 kilometre yüksek hızlı tren, 262 kilometre çok hızlı yüksek hızlı tren güzergahı inşa etmeyi planlıyoruz. Toplamda önümüzdeki 30 yıl içinde 8 bin 554 kilometrelik demir yolu güzergahı inşasını planlamaktayız. 2053 yılında demir yolunun yük taşımacılıktaki payı 7 kat artacak. Yurt dışına yük taşımada demir yolunun payını 10 kat arttırmayı hedefliyoruz. Bulgaristan ile yeni bir demir yolu sınır geçişi açma kararı aldık. Bu karar ile de Birleşik Krallık yönüne demir yolu ile daha çok sevkiyat yapabileceğimizi öngörüyoruz. Irak ile ulaştırma alanında yapabileceklerimizi de değerlendiriyoruz. Körfez ülkeleriyle de ulaştırma alanında iş birliğimizi geliştiriyoruz. ‘Kalkınma Yolu’ olarak adlandırılan proje ile Güney Asya ve Basra Körfezi’ni Türkiye üzerinden Avrupa’ya bağlayacağız. Güney Asya ülkeleri ve Körfez ülkelerinden gelecek yükleri Batı Avrupa’ya, Londra’ya ulaştırmayı hedefliyoruz.”
Açıklamaların ardından birebir görüşmeler yapılarak, Birleşik Krallık’ı temsilen yaklaşık 50 kurum ile Türk paydaşlar arasında; idari, ticari, finansal ve akademik iş birlikleri ele alındı.